Aslında düşünülenden de eski bu çekişme. Tezahürat nedir bilinmezken; daha tribünler yokken,  1933’te Adapazarı, Kocaeli’ne bağlı bir kaza iken de dişe diş futbol müsabakaları oynamış iki şehir toprak sahalarda. Galiba Adalılar’ın üstünlüğü o zaman da mevcutmuş ki Adapazarı Gençlerbirliği o sene İzmit İttihatspor’u yenerek Kocaeli şampiyonu olmuş. Kocaelispor’un gerek uzun yıllar süper ligde mücadele etmiş olması, gerekse Sakaryaspor’un ulusal bazda tek kupasına karşılık Körfez’in Türkiye Kupası’nı iki kere kazanması genel görüntüde onu Sakaryaspor’un bir adım önüne geçiriyor. Fakat karşılıklı müsabakalarda durum biraz farklı. 1974’ten beri oynanan müsabakalar baz alındığında Sakaryaspor 14 maçı kazanırken Kocaelispor 12 müsabakayı galibiyetle bitirmiş. Özellikle son on yıldaki maçlarda Sakaryaspor’un bariz üstünlüğü dikkat çekiyor. Zaten meşhur ‘’plaka’’ maçları da bu yılların ürünü.

Adına daha sonra Sakaryasporlular’ın piknikler düzenlediği, ‘’pişmaniye günü’’ ilan ettiği 8 Mayıs 2011, dünya futbol tarihine inanılmaz bir olayla eklendi. Sakaryaspor’un maçı 4-1’e getirmesinden sonra Adapazarlılar’ın ezeli rakibin plakasının ‘’41’’ olmasına işaret ederek ‘’kırk bir kere maşallah!’’ ‘’plaka, plaka!’’ tezahüratlarıyla stadı inletmesinden alınan Kocaelispor teknik heyeti, oyuncularına kenardan ne yapmaları gerektiğini anlatır. Körfez ekibinde Gökhan Bozkaya ‘’plakayı bozmak adına’’ topu kalecisinden alır ve geriye döner. Hınca hınç dolu stadın şaşkın bakışları arasında ‘’kendi kalesine’’ gönderir. O gün bugündür iki şehir arasındaki bu koyu rekabete dünyada ilk olduğu düşünülen bir mizah unsuru da eklenmiş olur. Meşhur hakem Marcus Merk’in pozisyon karşısındaki hayretini daha dün gibi hatırlıyoruz.

Birbirine bu kadar benzemesine, takımlarının renkleri aynı olmasına rağmen kapı komşusu iki şehrin bu denli kıskanç bir rekabet yaşaması işi gerçekten ilginç kılıyor. Babamdan rivayet o ki 70’li yıllarda Sakaryaspor’la Trabzonspor süper lige yükselmek için büyük bir mücadele veriyor. İki ekibin puanları çok yakın ve Kocaelispor bu iki ekiple yaptığı müsabakalarda birbirinden çok farklı performansla Trabzonspor’un şampiyonluğuna katkı sunuyor. Körfez kalecisi Trabzonspor’un topunu bırakarak ‘’komşunun şampiyonluğu’’nu engelliyor ve Karadeniz kulübü futboldaki Anadolu devrimi hazırlığında süper lige adım atıyor.

Ne kadar doğru bilinmez ama o günden sonra iki şehir tribünleri arasındaki şiddet olaylarının alevlendiği söylenir. Doksanların sonundan günümüze maç esnasında dahi ambulansların hiç durmadığı anlara da şahit olduk, sokaklardaki büyük kavgalara da. İki büyük şehrin iki sağlam tribünü önünde seneler geçti, besteler söylendi; kümeler düşüldü, şampiyonluklar yaşandı. Salgın şartlarında tribünsüz bir Marmara derbisi ne kadar yerine gelecek bilinmez fakat iki kulübün ilk defa bir final maçında karşılaşması maçın önemini katlıyor. Kazanan büyük bir üstünlük duygusuna kapılacakken, kaybeden travmatik bir çöküş yaşayacak. Haydi Sakaryaspor, nehrinde yıka bizi!

Kadir Korkut