Necati Mert’e saygı.
Değerleri yaşarken kanıksamak ve görmezden gelmek adetlerimizdendir. Yakınımızdakini görmeyiz de, aradıklarımız hep uzaktadır. Ve bazı insanları bu dünyadaki vazifesini tamamladıktan sonra anmalara doyamayız. Şunu da unutmayalım, değerler, anılmamakla ve anımsanmamakla değerlerinden kaybetmezler. Onlar ortaya koydukları iddia ve ideallerle, kaleme aldıkları metin ve eserlerle diğer insanlarla platonik bir bağ kurarlar.
Şehrimizde git gide yiten entelektüel kimliğin son temsilcilerinden Necati Mert, saygımızı tazelememiz gereken nadide isimlerden. Mert, pergelin yazmaz sivri ucunu Adapazarı’na sabitlemiş, yazan ucuyla Anadolu’ya değmiştir. Adapazarlı kimliğiyle daima onur duyan, kendini “Adalı” diye tanımlayan Mert bu şehre önemli katkılar sunmuştur. Yazdığı eserler Türk Edebiyatı’nda güçlü bir konuma sahiptir. İlerleyen yaşı onu şehir sevdasından vazgeçirmemiş, kendisine verilen her fırsatta Adapazarı için konuşmayı kendisine vazife bilmiş gerçek bir Adapazarlıdır. Bağ Çorbası, Memleket Kitabevi, Şehir ve Ada gibi eserlerle şehri için bir savunma hattı açmıştır. Sait Faik’i Adalı kılan güçlü metinler ve söylemler büyütmüştür. “Adalı Sinağrit” ve “Sait Faik” eserleri bunun en bariz örnekleridir.
Kibar bir Adapazarı beyefendisi olarak daima saygınlığını muhafaza eden Mert; tiyatro, sinema, konferans, panel, sergi gibi kültürel ve entelektüel faaliyetlerin sıkı takipçisidir. Şehrine vefa duyan bu kıymetli isme bu şehrin de bir vefa borcu olduğunu hiçbir zaman unutmayalım.
Kafa Sabit youtube kanalı tarafından Necati Mert’le yapılan röportajı sizlerle paylaşıyoruz.
Yazar: Melike Cantürk